Gerçekten Bir Blog Denemesi

Gerçekten Bir Blog Denemesi
Keyfine Düşkün :)

14 Nisan 2016 Perşembe

KARALAMA DEFTERİ



      Düşündüm de burası en iyisi benim karalama defterim olsun. Neden karalama defteri olduğunu açıklamak kolay ama cümleler ile uzun. Ben yazdıklarımı yayınlamaya değer görmüyorum yani bence öyle güzel süslü cümlelerim yok, anlatımım akıcı değil hatta ara ara sıkıcı. Belki de bu yüzden  bloğu 2011 yılında açtım ama ilk yazım 2013 yılında.  Toplamda 3 yayınım var ve en son 2015 yılında yazmışım.Yani durum vahim. En zoru da kendi yazdıklarımın kendi standardım dan  geçememesi. İronik belki ama gerçek.
   
       İşte bu yüzden burayı karalama defteri yapmak istiyorum  aklıma her esen konuda uzun kısa doğru yanlış demeden yazmak için. Çünkü yazmak benim için artık bir ihtiyaç ya da delirmemek için kaçış noktası, bu kısma daha tam karar vermedim. Yazmaz isem eğer düşünceler çoğalacak ve beynim patlayacak. Bazı günler hiç bir şey yapmasam bile düşünmekten bitap düşüyorum zaman zaman.

      Yazmayı evet severim. Ama gerçekten anlaşılır yazmam.Mesela bir cümle kurdum belki ego manyaklık ama çok beğendim kendi cümlemi. İşte bu cümleyi birilerine söylediğim zaman karşımdaki anlamaz dediğimi. Oysa benim için ne kadar anlamlıydı, 2 dk önce ne kadar beğenmiştim ve kendi egomu beslemiştim bu cümle ile. Yani sayın okuyucu bunu okuyorsan ve deli saçmaları cümleler dinlemek istemezsen hemen geri duşunu bas ve güle güle. Okumak istersen eğer hoş geldin karalama defterime.

       Neden karalama defteri olduğunu anlatırken yine ipin ucunu kaçırdım yazma sebebine geçtim. Neyse devam edeyim ben. Aslında yazılarımı, böyle düzenli, temiz, dil bilgisine uydun, inci gibi bir yazıyla ben de yazmak isterdim. Ama yazma isteğinin geldiği o an ben deli bir kadın oluveririm. Astım ilacına ulaşmaya çalışan astım krizindeki hasta gibi olurum hatta. Masanın üstünde o an ne varsa eğer onu alırım.Bazen not defteri, bazen tarif defteri, dergi ve kitabın boşlukları ya da boş bir kağıt. Kalem hiç fark etmez. Sanki düşüncelerim kaçıyor da ben arkasından koşuyormuşum gibi hızlı yazarım. Bazen geri dönüp baktığımda okuyamadığım çok şey olur. İşte o yüzden her yazım karalama defterlerinde, tıpkı hayatımın olduğu gibi.

        Düşüncelerim kaçıyor demiştim ya gerçekten kaçıyorlar, işte yine kaçtılar. Neyse, umarım artık karalama niyetine buraya yazabilirim, kimse okumasa da olur en azından kaybolmaz istediğim de kendim okuyabilirim. O vakit yakında görüşürüz sayın okuyucu ya da kendim.